Bir Sevda Masali
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Bir Sevda Masali

HOŞGELDİNİZ
 
Portalli*AnasayfaAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

♥️♥️14 02 2007♥️♥️♥️14022024♥️♥️♥️ Masal Gibi 17 Yil♥️♥️Yil dönümümüz kutlu olsun..♥♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️ ♥️♥️♥️♥♥♥️♥️♥♥♥️♥️♥️♥️♥️♥️Sizinde BiR MaSaLiniZ Olsun Istemezmisiniz?♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥""

♥️♥️♥️♥️YONETICI KADROMUZ♥️♥️Admin M@S@L♥️DJ~VOLKAN* DJ*♥️♥️♥️♥️♥DJ:BELALI♥️..


 

 KARAR

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
M@S@L
Admin
Admin
M@S@L


Mesaj Sayısı : 5584
Yaş : 53
Reputation : 13
Kayıt tarihi : 14/02/07

KARAR Empty
MesajKonu: KARAR   KARAR I_icon_minitimeCuma Şub. 01, 2008 2:28 pm

KARAR
1

Uzun boylu esmer deli kanlı Tahir sigara paketindeki son sigarasını yakıp tekrar Nilgül’lerin evine baktı, sigarası bitmek üzereyken “ulvi lahuti” bir sese sahip müezzinin ağzından ezan sesi etrafa yayılmaya başladı. Ayda yılda bir camiye giden Tahir ezan sesinin geldiği camiye doğru hızlı adımlarla yürüdü, abdest alıp yalnızca sabah namazının farzlarını kıldı geçen iki yılı gözlerinin önünden geçip gidiyordu. Duâ vaktinde Tahir – Allah’ım beni kahredenleri sende kahret” diye tekrar tekrar duâ edip en son camiden çıkan oldu.
Tahir farklı farklı duygular içinde evine gitti, yaşlı annesi kapıda onu bekliyordu.Annesini görünce yanaklarına yaşlar düşmeye başladı.Annesi
-Oğlum çok merak ettim” deyip ağlamaya başladı.Tahir’de annesine sarılarak ağlamasını şiddetlendirdi. Tahir ve annesi içeri girdiler,annesi konuşmak istediyse de Tahir “çok yorgunum” diyip yatağına çekildi, elbiseleriyle yatağına uzanmış Nilgül’ü düşünüyordu.Nilgül’ü ailesi iki sefer istemişti ama ne Nilgül nede ailesi olur demiyordu bununla beraber bir süre Nilgül Tahir’le gezmiş hatta evden çocuklardan bile konuşmuşlardı ama nedense Nilgül sonradan cayıp vazgeçmişti. Gerçi Tahir nedenin maddiyat olduğunu biliyordu ve en çokta kendisine dokunan buydu. Sevgi, aşk, mutluluk her şey paramıydı? paran yoksa sen yok mu olmuyordun. Tahir bu düşünceler içinde uyuyakaldı.

Aradan iki yıl daha geçti.Nilgül zengin ve orta yaşlarda biriyle sırf parası için evleneli bir yıl olmuştu. Tahir ise iki yıldır İstanbul’a gitmiş ve dönmüyordu.Nilgül ve eşi bir gün bir yarışmayı izlerken ikiside şok oldu.Yarışma bir sinema filmi için düzenlenmiş ve doğal masum yüzlü bir genç aranıyordu. Son üç kişinin arasında Tahir’de vardı.Tahir yarışmaya çalıştığı lokantada ki aşçının ısrarıyla katılmıştı. Jüri oldukça zor durumdaydı çünkü aradığı özellikler her üç yarışmacıda da vardı. Jürinin içinde “arif” olarak bilinen ve bu durumlarda daima mantıklı kararlar veren Ömer bey ikişer oy alarak eşit giden yarışmanın kilidiydi. Ömer bey yarışmacıların yüzlerine tekrar baktıktan sonra dolgun sesiyle
-Arkadaşlar size bir soru soracağım, en uygun cevabı veren yarışmayı kazanır”
Ömer beyin bu sözleri diğer altı jüri üyesini de sevindirmişti. Yarışmacılardan ise soğuk terler dökülüyordu yine içlerinde rahat olan Tahir’di. Ömer bey etrafına mağrurlu bir bakış atıktan sonra ıhı ıhı diyip sorusunu yöneltti.
-Aşk ve sevgi nedir?”
İlk yarışmacı çok klasik bir cevap verip
-Aşk birini sevmek sevgi ise bağlanmaktır” deyince salonda ciddi bir alkış koptu.İkinci yarışmacı ise
-Birini amansız düşünürseniz aşıksınız,birine zamansız bağlanırsanız onu seviyorsunuz demektir” deyince salonda ki alkışların sesi daha da yükseldi. Sıra Tahir’e gelmişti. Tahir
-Aşk benim kalbimdir, kalbimde fırtınalar,özlemler,acılar var.Konuşamadığım için acı çekiyorum, acı çektiğim için aşığım. Sevgiye gelince sevgi benim yüzümdür, katıksız bakan gözlerim, özü söyleyen sözlerim ve sevdiğimi görünce kızaran yüzüm sevginin ifadesidir”
Tahir’in sözlerinden sonra kısa bir sessizlik peşindense çok şiddetli bir alkış ve tezahürat yükseldi.Yarışmanın kazananı belli olmuştu. Nilgül ve eşi televizyonu kapatıp yatak odalarına geçerken Tahir tezahüratlara, iltifatlara boğuluyordu.Tahir oynadığı iki filmden sonra şöhretin basamaklarını epey tırmanmış ve hayalindeki paranın daha fazlasını kazanmıştı. Şimdi yüreğinde anne ve kardeş özlemi şaha kalkıyordu.
Tahir arabası olduğu halde bir otobüse atlayarak memleketine geldi. Güneş yeni doğmuş büyüklerin işe gitme, çocukların sokağa çıkma telaşı yükselmişti. Tahir yavaş adımlarla sokaklarından içeri girdi, gözüne ilk çarpan Pınar oldu. Yüz yüze geldiklerinde Pınar önüne baktı. Tahir Pınar’ın önünden geçerken Pınar’ın kızarıp bozardığını fark ediyordu. Tahir’in eve gelmesiyle annesi ve kardeşleri birbirlerine sarılıp sevinçten adeta uçmaya başladılar. Tahir annesi ve kardeşlerine uzun uzun İstanbul’u ve başından geçenleri anlattı. O gün öylece geçti. Tahir sonraki gün arkadaşlarıyla daha önceleri oturdukları kahveye gideceği sırada Pınar’ı evlerinin önünü temizlerken görünce Pınar’a
-“Pınar neden yüzünü çeviriyorsun, bana kızgın mısın?” Aslında Tahir Pınar’ın Nilgül yüzünden ona kızgın olduğunu biliyordu fakat Pınar’la bir iki kelimede olsa konuşmak istiyordu, Pınar hep olduğu gibi tane tane
-Ben sana kızamam, hem seni gördüğüme çok sevindim.” Deyince Tahir’in içinde bir kıvılcım coştu, Tahir’in arkadaşlarıyla görüşmesi gecenin geç saatlerine kadar devam etti. Gece yarısına doğru Tahir evine dönerken yolda onu bekleyen Nilgül’ü gördü. Kalbi duracak gibi oldu, yüzünü önüne çivileyip devam edince Nilgül muzur bir sesle
-Tahir beni görmezden mi geliyorsun?”
-Hayır ama seninle konuşacak neyimiz var ki?”
-Neden eski günlerimizin hatırı yok mu?”
-Eski günlerin hatırını eski günlerin kötü hatıraları çaldı.” Tahir son sözlerinden sonra hızlıca eve yürüdü kocasından ayrılmış olan Nilgül afal tafal bir yürümeyle bilmediği bir adrese yürürken Tahir eve gelmişti. Tahir ve annesi o gece sabah ezanına kadar konuştular, karar verilmiş yarın Pınar’ı istemeye gideceklerdi.
Çok temiz güzel havayla yeni bir gün başlamıştı. Tahir’in annesi sabahtan Pınar’lara haber göndermiş ve olumlu cevap almıştı. Akşam Tahir annesi ve kardeşleriyle kapı komşuları Pınar’ların evine gittiler. Pınar’ın şehla gözleri vardı, hem gök gibi mavi hem de azıcık şaşıydı fakat güzel, alımlı ve oldukça iyi ahlaklıydı. Pınar’ın anne ve babası da olur deyince bir hafta içinde Pınar ve Tahir’in düğünü yapıldı. Tahir annesini, eşini ve kardeşlerini alıp İstanbul’a giderken; Nilgül ikinci evliliğine adım atıyordu. Tahir kızını okula götürdüğü gün gazetelerde Nilgül’ün sıradan intihar haberleri yazılmıştı.


Lokman HAMİTOĞLU
_________________

_________________
Ölümün gizli provasıdır ayrılık...!

Belki bir AŞK'a dört nala at sürmedim ama b'AŞK'a bir AŞK'a hep yalın ayak sürgün yedi yüreğim..

!!""Okudugum her Masalda  hep bir kahraman oldum Ama en cok kedi MaSaLiM,da yoruldum..

Hayatimda Oyle Bir Cumlesin,ki  Sana Nokta koyamiyorim

Tanridan kacarken tutuklu kaldim sana MEBEDIMSIN..

[Resimleri sadece adminler görebilir.]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://birsevdamasali.yetkin-forum.com
 
KARAR
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Karar veremiyorum!
» Karar veremiyorum!

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Bir Sevda Masali :: Yureginden Gelenler :: MaSaLLaR & Hikayeler-
Buraya geçin: