AGLAMASIN YINE COCUK YUREGIM
Hesapsız bir sevdanın doğum günüydü bugün.
Saat bilmem kaçı kaç geçiyordu.
Ne duşun düğümden habersiz, sokak kapısın önünde bekliyordum. Umut, çile
desen uzun bir yolculuğa çekmişti... Kader ölüme uykuya yatmıştı...
Ne kadar sevinç varsa paket yapıp armağan ettim kendime... Yüzü gülmeyen ne kadar insan varsa hepsini bu doğum gününe davet ettim... Yasadığımı hissettiren ne kadar yürek varsa topladım, etrafıma. Güle oynaya hediye ettim kendime.
Sevinci çaldım yüreğimin kaprisini araladım.
Ne kadar birikmiş öfkem varsa hepsini toplayıp gömdüm. Yerini kendime bile söylemedim. Çaldıkça hayat senfonisini en akortsuz seslere bile özlemle dinledim. Nice yas günün yok saydım. Nice göz yaslarını hiç akmamış saydım.
Ölüp dirildiğim gecelerde hiç yaşamadım saydım. Uykuya yatar gibi kıvrılıp bir yüreğin kenarına en kıyak düşlere bile bos verdim.
Kötülerini kimselere reva görmedim. İyilerini dosalarıma, Kendime yenilgilerimi reva gördüm.
Senin haberin olmadan sevdim seni... Sevdim. Sana sormak aklıma bile gelmedi!
Tutuldukça aya güneşe bir karardım bir yandım.
Şerefine en ala kadehi kadirdim, tokuşturdum... Mehtapla yarıştım Şişede durduğu gibi durmasın diye, ne bulduysam karıştırdım.
Ekmek arası balık kadar lezzetli olmasa da soğuk duş arası sevda hiç fena değil...
Yıkıldıkça etrafımı saran çakalların mezesi olmaktan kendimi alamadım.
Kalın duvarların altında kalan hücrelerime bile üzülmeye vakit bulamadım...
Vurdukça gözüne gerçeklerin düşlere dalmanın keyfine doyum olmadı. Yeniden dirilisini seyretmek pekte keyifli olmadı.
O kadar beklemenin ardından hiç sitemsiz sardılar yüreğimi aklimi,
Eskimek için vakit kollayan bütün duygularımı yenilenmiştir artık. Bir kere
Zıvanadan çakınca daha önce adını bile koymaya korktuklarım elim ayağım bir birine karıştıkça
Artan süperlerim yeniden başlamaya gücümün kalmadığın kani tiydi. İlmik, ilmik dokudum neşeyi kas göz arası kaçmasın diye, pür dikkat kesildi kulaklarım.
Bir düz bir ters dedikçe yüreğim. Ben bütün inancımı ekledim bu motif fe.
BAHCEYE CIKTIM EN SEVDIGIM CINAR AGACIYLAN PAYLASTIM SEVINCIMI.
Onun yıllara meydan okuyuşunu hayranlıkla seyrettim..
Dilenmiş ne kadar dileğim varsa hepsini silip bir kalemde, daha önce hiç düşünmediğim diklerimi sıraladım.
Bu kez gerçek olmayacak kadar asi duran ne varsa hayatin karsında, bir, bir geçirdim yüreğimden. Kimin ne dediği önemsiz aldırmadım. Habersiz sesiz diledim dileğimi.
Yaratığım dünyayı hiç yaşanmamış gibi biriktim. Sildim ayak izlerimi toprak kokan o yoldan örttüm Uzerlerini bir.
Güneşten yârdim istedim. Rüzgârdan medet umdum...
Düşlerin denizinde en güzelinden bir dünya kurdum. Başrolün de ben kaptım.
SIKILIP kendimden yeni bir ben yaratım ayak ustu. .Ne kadar karanlık varsa
hepsini aydınlık yaptım. Ve ne kadar üzgün varsa hepsini sevindirdim. Ne kadar keder varsa toplayıp
bir çuvala doldurdum. Bir çırpıda üzerini umutla örtüm.
Kaybettiklerimi kazandım. Kazandıklarımı da kaybettiğime üzülmedim.
Sitimi sıvazladığımda dost bildiklerim düşmanım düşman bildiklerimse meğerse dostum olmuştu. Gülüm sedim.
Mutsuz bitten her ne varsa ister gerçek ister masal
Bir güzel yakıp küllerini yedi cihana savurdum.
Ağlamasın diye çocuk yüreğim diye elma şekeri bile aldım. Balonda pabuçta
sonra bir varmış bir yokmuş dedim
Yoluma koyuldum...
15-7-2012
LaLe/MaSal