Nefes...
Ruhun pes sesinde titreşiyor yaklaşan fırtına
Aşınmışlık yarı saydam ,yeknesak ayak sesleri ..
Kırılgan gölgelerin lekesinde sahipsiz mezarlar yaratarak
Geçirgenliği sorgulandı filistin askısında düşlerin
Nafile, değil itiraf son nefes bile çıkmazdı..
Sessizliği kırk yararak açığa sürüklendi
Endişenin topallığında ,krallığını ilan eden
yarı çıplak, düşmüş melek.
Belirsizliğin yedi sütunlu odasında ağıtlarla
Cennetin soluğundan vazgeçerek dünyaya kanatlarını feda etti
Avuç açıp gözyaşlarına damarlarının
Hezeyanlarında kayboldu us akıntılarının
Vizyonundaki son karede;
Ceninlerini yaktı tüm hatıraların,
Ayrılığın laneti kapladı göğünü
Kulağındaki son tınıya çığlık attırdı..
Güleç cüppesinde pili son keşişin,
Örselenmiş hüzünlü ezgilerinde esrik bir gecenin
Aldığı ilk soluk tükettiği ilk nefes oldu…