Sustum, sözlerim bitti… Senden kalanları içime gömdüm, ömrüm geçti ve artık her şey bir muamma çünkü gün bitti. Bundan sonra nasıl doğacak güneş, doğacak mı? Peki kalbim, o bir daha atabilecek mi? Bir kalbim olduğunu bile acıyınca fark ettim; severken aklıma gelmemişti…
Çok canım yanıyor şimdi, çok ama bu normal mi? Hani şu kimsenin inanmadığı, yok dediği aşktan bu kadar acır mı insanın canı; hani aşk yoktu? O zaman bu bıçağı tam yüreğimin orta yerine kim soktu? Zaman nasıl geçecek artık? Belki de ölüm dedikleri budur! Yaşarken de ölebiliyordur insan ama bir töreni eksik kalıyordur. Her şey karanlık, hem de çok karanlık. Aklım karışık, hem de çok karışık ve bitmiyor bu gün dediğin, geçmek bilmiyor. Zaten geçse ne olacak? Bütün saatler hızla geçse ne olacak? Ne olacak hiç bitmese gündüz veya hep gece olsa ne olacak? Sen geri mi geleceksin sanki? Sen beni yeniden mi seveceksin sanki? Sahi, sen beni sevmiş miydin? Yoksa bütün söylediklerin bir hayalden mi ibaretti? Kendinin de inanmak istediği ama bir türlü bitmemiş bir düştü hepsi belki…. Şimdi ne olacak bilmiyorum. Benden önce de birileri geçmiştir mutlaka bu yoldan, onlar nasıl yaptılar? Belki onlar benim kadar sevmemişlerdir, belki onların canı benim kadar acımamıştır. Öyle ya; kim kimi, benim seni sevdiğim kadar sevebilir ki? Hiç kimsenin bilmediği bir yol bu! Tek başıma yönümü bulmam gerek…. Çaresizim, sessizim, sözsüzüm, sustum çünkü bütün söyleyeceklerimi birileri daha önce söylemiş, gördüm! İşin daha kötüsü, seni şimdiden özledim, kahretsin! Reis